6 Ağustos 2008 Çarşamba

Benim hala umudum var !!



Meşhur Türk Hükümdarı Timurlenk'e:

-Seni erlikten başbuğluğa yükselten nedir?..diye sordular.

Timurlenk şu cevabı verdi :

-Asla ümitsizliğe düşmedim... O kadar zorlukla karşılaştığım halde hiç birisinden yılmadım ve bir maksadıma erişmek için bir karınca bana örnek oldu: Bir gün düşmanlarımdan kaçmış bir harabeye sığınmıştım. Her yerden ümidi kesmek üzere olduğum bir anda gözüm bir karıncaya ilişti. Karınca kendinden büyük bir buğday danesini almış bir yıkıntının üzerinden aşırmak için uğraşıyor; fakat taşıdığı şey kendisinden büyük olduğu için sonuna kadar götüremiyor, düşürüyordu. Dane yuvarlanarak duvarın dibine düşüyor, karınca tekrar inip rızkını alıp götürmeye uğraşıyordu. Bu hal elliden fazla oldu; ama karınca da nihayet maksadına erişti. Karıncanın bu azmini gördükten sonra bende bir ümit peyda oldu. Kendi kendime:”Ben bu karınca kadar da mı olamayacağım.” dedim ve maksadıma erinceye kadar hiç bir zorluktan yılmadım.

Küçük bir kıssa ile başlamak istedim yazıma ..

Umutsuzluk..en kolay sığınak insanoğlu için.Gerçeklerden kaçıp yalan bir dünyanın içine kendini hapsetmek,bütün güzelliklere ve hayata yaşanabilir kılan herşeye belli bir zaman dilimi içerisinde küs kalmaktır.Oldukça basittir.Hayal kurmamanız ve sol tarafınızdaki kötümser meleği dinlemeniz bu ruh haline girmek için yeterlidir.


Çevremde bulunan bir çok genç arkadaşımın en büyük sorunu ve hatta ülkemiz gençliğinin en büyük sorunu bu.Çalışanı,çalışmayanı,okuyanı,okumayanı,zengini,fakiri(bu ikilemeler çoğaltılabilir :)hepsinde bir umutsuzluk hali var.Kimi kendi geleceğinden,kimi ülkenin geleceğinden,kimi en yakınının geleceğinden,kimi tuttuğu takımın geleceğinden(bu örnekler de çoğaltılabilir :)umutsuz.Bu kadar umutsuz insanı görünce aslına bakarsanız benimde umutsuz kalmam lazım,nedendir bilinmez ama ben hiç bir zaman beceremedim umutsuz kalmayı.

Üniversitedeki ilk büyük sınavıma girecektim.İngilizce yeterlilik(muafiyet) sınavı.Sınavın sonucuna göre daha ilk seneden okulumun uzayıp uzamayacağı belli olacaktı.Değim yerindeyse hayatımda gireceğim en önemli sınavlardan bir taneseydi.Geçmiş yılın sınav sonuçlarına bakıyordum arkadaşlarımla geçenlerin oranı %10'lardaydı.İstisnasız çevremdeki herkes kitabı defteri bırakmıs artık çalışmanın gereği olmadığını düşünmeye başlamıştı.Şok olmuştum,herkes bir dakikadan az bir zaman dilimi içerisinde cereyan eden bir olay karşısında umutsuzluğa kapılmış ve okullarının bir sene uzamasını göze almış durumdaydı.

Sayısız kez arkadaşlarımı motive etmeye çalıştım,yeterli olmadığımı bile bile yardım etmeye teşebbüs ettim ama nafile.Çabalarım sonuç vermedi.Sınava bir hafta kala herkes tatil planlarını yapmıştı bile.Eğitim öğretim hayatındaki en büyük başarısı orta sınıf bir üniversite kazanmak olan ben ise ilk defa bir sınav ile inatlaşmıştım.Sınava girmeden bir gün önce notlarımı son kez gözden geçirdim,kendim ve sınava girecek bütün arkadaşlarım için duamı ettim.Bütün hazırlıklar tamamdı.

Sınav kağıdı önüme geldiğinde içimdeki umut birden kaybolmuştu sanki.Bildiğim herşey birbirine girmiş,doğru şıkların hepsi en arkalara saklanmış bana oyun oynuyorlardı.Kendi kendime neler oluyor demeye kalmadan sınav süresinin sonuna geldiğimizin anonsu yapıldı.Aman Allahım!Umutsuzluğumu yenmiş heycanıma yenilmiştim.Biran önce kalkıp gitmek istedim evime.Zaman umrumda değildi sanki.Kağıdı verdim ve koşar adım çıktım okuldan.

Sınav sonuçları açıklandığı gün geçerli notu alamadığımı gördüğüm zaman şaşırmadım.Aklımda bu durumu bana güvenenlere nasıl açıklayabilirim sorusu vardı.Ve içimden geçirdiğim "keşke telafisi olsa bu sınavın" umudu bir yerlerde geziniyordu.

Okuduğum şehirden,İstanbul'a dönmek üzereyken son bir kez okula uğrayıp hocalarımı görmek istedim.Okula gittiğimde okulun kapısı kitliydi.Ama kapıda bir not vardı,"Muafiyet sınavında başarısız olan öğrenciler için Eylül ayında telafi sınavı yapılacaktır".Aman Allahım!!Evet içimde bir yerlerde gezinen umudum gerçek olmuştu.İkinci bir şansım vardır artık.Süre dolmamıştı.Başarısız olmama rağmen hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadığım için bunu bana verilmiş bir hediye olarak kabul ediyordum.

Tam üç boyunca çalıştım ve sınava kendimden gayet emin girdim.Bu sefer doğru cevaplar beni seç,beni seç nidaları ile önüme geliyordu.Yarım saatte çıktım sınavdan.Ortalamanın çok üstünde bir puanla geçmiştim.Bu üniversitedeki ilk senemde aldığım en büyük dersti benim için;

"Her zaman içinde bir yerlerde bir umut olsun"

Sürç-ü lisan ettiysek affola.Umutlarınızı kaybetmeyin,umudunuzla kalın ...

"Attila"






Hoş Geldim !!


Hoş geldim blog dünyasına ..

cesurturko adresinde,en cesur Türkler'den biri olan Attila mahlası ile bundan sonra bloglarım ile aranızda olacağım,bütün blog dünyasına selam olsun ..


"Attila"